Kartalkaya otelleri | Bolu lezzetleri ve sağlık merkezlerini keşfedin

Bolu’nun Gerede ilçesinde bulunan Kaya Palazzo Ski & Mountain Resort, uzun yıllardan beri lüks butik dağ oteli konseptiyle hizmet veriyor. Farklı ana bina yapısıyla karlar arasında ilgi uyandıran otelin özellikle kayak ve snowboard tutkunları için vazgeçilmez olduğunu söylemeliyiz.

Çam ormanlarıyla çevrili, toplam bir buçuk milyon metrekarelik alana yayılan kayak merkezinde zorluk seviyelerine göre değişiklik gösteren 11 pist yer alıyor. Ekipman anlamında da konuklarını destekleyen otelden doğrudan pistlere giden telesiyejlere ulaşabiliyorsunuz. Kayak bilginizin ve yeteneğinizin derecesi ne olursa olsun, bütün bir günü karların üzerinde geçirmek isteyebilirsiniz. Bir iki gün profesyonellerden eğitim alarak bu sürenin sonunda marifetlerinizi sergilemekten de geri kalmayacağınız düşünüyoruz.

Otelin lobisine atım atmanızla birlikte yüksek tavan, ahşap mobilyalar ve ışıltılı detaylarla karşılaşıyorsunuz. Şöminenin etrafına yarım ay şeklinde keyifli bir oturma alanı oluşturulmuş. Günün herhangi bir saatinde bu alanda veya barda oturarak diğer misafirlerle tanışabilirsiniz.

Dinlenmek için de pek çok alternatifiniz mevcut. Biz otelin camlarından karlı tepeleri izlediğimiz havuzunu çok beğendik. Palazza SPA & Wellness Center’daki masaj odası, hamam, sauna ve buhar banyolarında kayak yorgunluğunu atmak ya da bir sonraki günün dersine hazırlanmak için spor salonunda ter dökmek isteyebilirsiniz. Tercihiniz ne olursa olsun, günün sonunda güzel bir uyku çekeceğinize hiç şüphe yok.

Otelin oda ve süitleri farklı konseptlerde tasarlanmış, fakat hepsinde öne çıkan detaylar var: duvarlardaki geyik başları ve açık kahverengi mobilyalar. Süitte konaklayacak olursanız dağ manzarası sunan jakuzi keyfinin sizi beklediğini hatırlatmak isteriz. Yemek için otelin sabahları 07.00-10.00, öğlenleri 12.30-14.00, akşamları 19.00-21.30 saatlerinde açık olan ana restoranını veya akşam 23.00’e kadar servis veren Swiss Fondue Restaurant’ı deneyebilirsiniz. Şöminesi dillere destan olan Chill Out Bar ise müzikleriyle kulaklarınızın pasını silecek.

Kış tatillerinde de her şey dahil konseptten yanaysanız Dorukkaya Ski & Mountain Resort size uygun bir seçim olabilir. Otelin Avusturyalı mühendislerce inşa edilen alanında sunulan aktiviteler, kayak ve snowboard meraklılarını cezbediyor. Renkli ve eğlenceli bir deneyime ortak olmaya çağıran otelin İstanbul ve Ankara’dan kolay ulaşılabilir oluşu da bir artısı.

Her şey dahil hizmet sunan otel, çocuklarınızı da düşünmüş. Siz kar pistlerinde eğitmen eşliğinde veya tek başınıza heyecan dolu anlar yaşarken çocuğunuzun o anda neler yaptığını merak etmeyeceksiniz. Çünkü dört yaş üstü her çocuk 09.00-12.00 ve 14.00-17.00 saatleri arasında gözetmenler eşliğinde oyunlar oynuyor olacak. Otelin öğlenleri geç kahvaltı, akşamüzerleri çay ve kek servisi bulunan ana restoranında çocuklarınız akşam yemeklerini büyük bir heyecanla tamamlamaya çalışacaklar. Zira saat 20.30’da Mini Disco kapılarını küçük misafirlere açıyor.

Çocuklar eğlenedursunlar, siz de akşam saatlerinde Drop Lounge’daki sobanın etrafında arkadaşlarınızla bir araya gelip sohbet edebilirsiniz. Belki birbirinizin kayak deneyimlerinden öğreneceğiniz şeyler de vardır; gün içerisinde yaşadığınız komik anların bu dağ evi atmosferinde kahkahalara dönüşeceğine eminiz.

Otel misafirleri, en çok ısıtmalı yüzme havuzlarında zaman geçirmeyi tercih ediyor. Dışarının soğuğundan sonra termal sular, Türk hamamı ve jakuzi herkese iyi geliyor. Dinlenme saatlerinizi noktalayacağınız yer ise elbette oldukça sade bir şekilde tasarlanmış odalar. Konaklama için standart odaları ya da aile odalarını tercih edebilirsiniz. Aile odalarında birbirine bağlantılı iki odanın yer alması çocuklu çiftler için büyük kolaylık sağlıyor.

Kartalkaya’daki Grand Kartal otelin tamamıyla spaya adanan ikinci işletmesi Gazelle Resort & Spa’yı anmadan geçmek olmaz. Kartalkaya ve Uludağ kayak merkezlerine kolaylıkla ulaşabileceğiniz bu otelde konaklarken meşe ağaçlarıyla donatılan yürüyüş parkurunda geyik, karaca, ceylan ve dağ keçileri eşliğinde yürümek size ve sevdiklerinize iyi gelecek. Otelin civarda gezinen kendi ördekleri ve kazları da özellikle küçük misafirlerin ilgisini çekiyor.

Şehirdeki yaşamın koşturmacasında vakit bulamadığınız başka birçok aktiviteyi de deneme şansı elde edeceksiniz. Özel parkurlarda ATV veya dağ bisikleti kullanabilir, motocross heyecanını yaşayabilirsiniz. Üstelik bu parkurlar Gazelle Ormanı’nın dışında yer aldığı için etrafınızdaki insanları rahatsız etme gibi bir sıkıntı da duymayacaksınız. Güne biraz renk katmak isterseniz kalabalık bir gruba dahil olup paintball oynamayı da deneyebilirsiniz.

Çevre gezileri yapmayı tercih ediyorsanız Kartalkaya’yı kış aylarında ziyaret edip kayak zevkini yaşamanızı tavsiye ederiz. Yedigöller ve Abant Gölü de günlük gezi planlayabileceğiniz kadar yakın bir mesafede yer alıyor. Gazelle Resort & Spa’nın İsveç masajından Türk hamamına kadar dinlenmeye yönelik farklı alternatifler sunduğunu da hatırlatalım. Ruhen ve bedenen yenileneceğiniz bu otelde bizim favorilerimiz kum terapisi, macera duşu ve saman terapisi. Önce terletip sonra bronşları açan saman terapisinde vücudunuzdaki tüm toksinleri atacaksınız. Minikler ise doğanın güzelliklerini keşfe çıkmanın yanı sıra otelin oyun odasında ya da çocuk havuzunda eğlenebilecek, bahçede hazine avlarına katılabilecek ve tohum ekip sulayabilecekler.

Yeme içme konusuna gelince… Gazelle Gölcük Restaurant’ta göle karşı Bolu yemeklerini deneyebilir, Wood Restaurant’ın romantik atmosferinde güveçli manda yoğurdunun veya Gazelle A la Carte restoranda damat zevkinize uygun seçenekler bulabilirsiniz. Mimosa Bar & Lounge ise geniş içecek menüsü ve orman manzarasıyla hizmet veriyor.

Açık havanın başınızı döndüreceği bir günün ardından özenle tasarlanmış odanıza çekilip rahat bir uyku çekebilirsiniz. Wide Suite, Corner Suite ve Honeymoon Suite’lerde odada jakuzinin keyfini çıkarma şansınız olacak. Roof Junior Suite seçeneğiyse çatı katı olması dolayısıyla gerçek romantiklere yönelik.

Her şeye ufak bir ara verip güzelce dinlenmek istiyorsanız size Narven Termal Kasaba’yı tavsiye ediyoruz. Yanlış okumadınız; burası kapalı sokakları, spor ve güzellik merkezleri, meyve ağaçlarıyla donatılan bahçeleriyle gerçekten de içinden hiç çıkmak istemeyeceğiniz bir kasabayı andırıyor.

Buraya birkaç gün değil, en az iki üç hafta gelerek kafanızı dinlemenizi öneriyoruz. Kasabadaki 1+1, 2+1, 3+1 daire seçeneklerinden veya villalardan birini tercih ederek tek başınıza ya da sevdiklerinizle vakit geçirebilirsiniz.

Kasabada kar çeşmelerinden macera duşlarına, buhar odalarından tuz odalarına, saunalardan dinlenme odalarına kadar dinlenmek için pek çok olanak sunuluyor. Hiç şüphesiz en sevilenleri kasabaya ismini de veren termal havuzlar. Yarı açık ve kapalı havuzlarda her yaştan konuk vakit geçirebilirken, yaşlı veya hareket kısıtlılığı olan konuklar için yataklı termal havuzlar düşünülmüş. Masajlı termal yürüyüş yolları da buraya özellikle sağlık amaçlı gelenler için ideal. Yağmur damlası şeklinde uygulanan ve vücuttaki kan dolaşımını hızlandıran Vichy terapisiyle sıcak ve soğuk küvetlerden oluşan Kneipp terapisi strese, baş ağrısına, diyabete ve romatizmal ağrılara iyi geliyor. Terapiler arasında sıcak taş yataklara uzanabilir veya ahşap tasarımlı ılık alanlarda hafif müzik eşliğinde dinlenebilirsiniz.

Yamaç paraşütü, kano ve doğa yürüyüşü gibi dış mekan aktivitelerini de yapabileceğiniz, kasabadan günlük olarak düzenlenen servislerle Kartalkaya Kayak Merkezi’ne gidebilirsiniz. Sabah 09.00’da hareket eden otobüsler akşamüstü saat 17.00’de sizi tekrar Narven’e ulaştırıyor.

Yemek anlamında pek çok alternatif sunan Narven Termal Kasaba’nın konseptiyle uyumlu Vitamin Bar’ında vücudunuzu detoks gıdalarla arındıracaksınız. Klasik restoran atmosferinin dışında bir heyecan sunan Oyun Alanı Büfesi ise maç seyredip oyunlar oynayacağınız ve aynı zamanda büfeden kendinize yemekler alabileceğiniz eğlenceli bir alan.

Kartalkaya’yı bir kayak merkezine dönüştüren kimdi, biliyor musunuz? Grand Kartal otelini kuran Mazhar Murtezaoğlu. Aslen Rizeli olan Murtezaoğlu’nun yolu, suyu ve elektriği olmayan bir yere kayak merkezi kuracağına başlangıçta kimse inanmamış; bugün ise bu merkezi ziyaret etmek için herkes kış mevsimini iple çekiyor. Hikayesi uzun yıllara dayanan Grand Kartal da o dönemlerden beri bir aile oteli olarak hizmet veriyor.

Grand Kartal’ın son derece mütevazı dekorasyonu oteli daha da sıcak kılıyor. Dört ila on yetişkinin konaklayabileceği odalarda tek veya çift kişilik yatak tercihinde bulunabilirsiniz; çocuklar için ayrı yatak da sunuluyor. Kendinize ait bir alanda konaklamak ama bir yandan da aile fertlerinden uzak kalmamak istiyorsanız bağlantılı odalar tam size göre.

Kartalkaya Kayak Merkezi’nin tam kalbinde konumlanan otelden çıktığınızda soluğu hemen Snowpark’ta almak isteyeceksiniz. Hem başlangıç seviyesindekilerin hem de ileri seviyedeki freestyle kayakçıların düşünüldüğü alanda zaman zaman düzenlenen yarışmalara katılarak adrenalin düzeyinizi biraz yükseltebilirsiniz. Kayak merkezinde dört adet kolay, beş adet normal, beş de adet zor kayak pisti bulunuyor. Pistler arasındaki ulaşım ise liftlerle sağlanmış.

Grand Kartal’da kapalı havuz, spa, fitness, playstation ve sinema gibi otel içi aktiviteler de mevcut; kar ayazından yorulduğunuz anlarda iç mekanlara kaçarak eğlenceye orada devam edebilirsiniz. Bölgenin bu ilk otelinde Bolulu ustaların hünerli ellerinden çıkan yemekleri muhakkak denemelisiniz. Restoranda çeşit ve lezzet bakımından farklı damak tatlarına hitap eden birçok seçenek var. Kayak yaparken verdiğiniz molalarda ise Paşa Cafe’de sucuk-ekmek ve terayağlı köy ekmeği sizi bekliyor. Salep, çay ve kahve ikramları ise içinizi ısıtacak. Soğuk bir kış günü sıcak çikolatasız olmaz diyenlerdenseniz waffle, çikolata föndü ve sıcak çikolata Kozalak Cafe’nin menüsündeki favorilerden.