Haftasonu kaçamağı yapılacak yerler | İstanbul'dan nereye, nasıl?

Amasra gerçekten çok ilginç bir belde. Denizin içine doğru uzanan bir burun ve burnun iki yanındaki koylardan oluşan Amasra’da bolca bulabileceğiniz iki şey: yeşil ve leziz deniz ürünleri… Üstelik İstanbul’dan Amasra’ya yapılan araba yolculukları da bir harika oluyor. Sakarya, Düzce ve Bolu üzerinden Amasra’ya ormanlar içinden ulaşabilirsiniz.

Kendine ait 2 adasıyla klasik bir Karadeniz şehrinden ayrılan Amasra, yerel kültürüyle, konuksever insanlarıyla ve doğallıyla sizi kendine aşık edecek, şimdiden söylüyorum. Amasra Kalesi, Kuş Kayası, Büyük Ada, Tavşan Adası, Bedesten, Roma yolu köprüleri ve tekneyle gidilen el değmemiş koylar Amasra’nın görülmesi gereken en önemli yerlerinden. Salaş balık lokantalarından birinde keyiflenirken gün batımına karşı sevdiklerinizle birlikte olabilmek insana yaşadığını hissettiriyor.

Beldeyi bir günde gezip bitirebilmek mümkün değil çünkü her köşesinden ağzınızı açık bırakacak tonlarca ilginç ayrıntı fışkırıyor. O yüzden bir haftasonunuzu (özellikle hava güzel olursa daha iyi) mutlaka Amasra’ya ayırıp bu harika şehri görmelisiniz!

Havaların ısınmasıyla Porsuk’a inen genç ve eğlenceli tayfa ile Eskişehir bir başka güzel oluyor. Son yıllarda acayip bir değişim geçiren Eskişehir sanki İstanbul’un bir ilçesi gibi duruyor dışardan bakınca. Eskişehir’e elbette araba ya da otobüsle de gidebilirsiniz ama benim şiddetle önerdiğim yöntem trenle olacak. İstanbul Pendik’ten biniyorsunuz 2.5 saat sonra Eskişehir’de iniyorsunuz. Üstelik saatleri de sık sık olduğu için kendinize en uygun zamanı seçme avantajınız var.

Eskişehir’de yapacak o kadar fazla şey var ki, her yıl bir kere ziyaret etmek lazım ancak öyle tamamını görmüş olursunuz. Tarih sevene tarih, eğlence sevene eğlence, alışveriş sevene alışveriş, doğa sevene doğa… Her türlü zevke hitap eden aktivite bulmak mümkün. Benim önerilerim ise Porsuk Çayı’nda gondol gezintisi yapın, Balmumu Heykeller Müzesi, Odunpazarı Evleri, Sazova Parkı, Kent Park ve Frig Vadisi’ni gezin, Çibörek yiyin, Barlar Sokağında dolaşın, Adalar bölgesindeki kafelerden birinde takılın.

Çanakkale’nin hiç bir zaman hak ettiği ilgiyi göremediğini düşünüyorum. İnanılmaz doğal güzellikleri olan, yakın tarihimizde çok önemli olaylara ev sahipliği yapan ve tıpkı İstanbul gibi hem Avrupa’da hem Asya’da toprakları bulunan bu ufak şehir, İstanbul’dan kaçış adresiniz neden olmasın?

İstanbul’dan otobüse binin, 5 saat sonra Çanakkale’de inin. Tertemiz boğaz havasını içinize çekin ve bundan 100 sene önce bölgede yaşanan olayların, yazılan hikayelerin bir parçası olmaya hazır olun çünkü Çanakkale bambaşka bir atmosfer. Gelibolu, Eceabat, Kilitbahir, Seddülbahir, Şehitler Anıtı şehrin mutlaka görülmesi gereken yerlerinden.

Çanakkale’nin ufak kalmasının en önemli sebeplerinden biri şehrin etrafındaki bir çok bölge sit alanı ilan edilmiş durumda. Ne kadar zengin bir şehir olduğunu buradan bile anlayabilirsiniz. Elbette olmazsa olmazlardan peynir helvası ve keşkek yemeden dönmeyin. Haftasonu kaçamağı olarak bol yürüyüşlü, bol duygulu ve bol gezmeli bir şeyler arıyorsanız Çanakkale sizi bekliyor.

Yalova’nın Merkez’den sonraki en kalabalık ilçesi olan Çınarcık özellikle sahiliyle her yaz binlerce tatilciyi kendine çekiyor. Haftasonu kaçamağı için İstanbul’a yakın yerler arasında üst sıralarda bulunan ve denize girmek için güzel bir nokta olan Çınarcık’a İstanbul’dan bir kaç saat içinde ulaşabilirsiniz. Bostancı, Yenikapı, Kartal, Kadıköy, Sirkeci ya da Pendik’den isterseniz Yalova’ya isterseniz direkt Çınarcık’a çeşitli seferler bulunuyor.

Sadece deniz değil, yayla, kaplıca ve doğa turizmi için de son derece popüler olan Çınarcık’da Delmece ve Erikli yaylaları, dağ ve doğa yürüyüşü için uygun alanlar, Sudüşen, Erikli ve Çaldere şelaleleri bulunuyor. Deniz tatilcileriyle birlikte doğa severleri de mutlu edecek olan Çınarcık özellikle haftasonları oldukça hareketleniyor.

Sahildeki kafeler, restoranlar ve çarşı cıvıl cıvıl bir yaz akşamı atmosferi yaratıyor. Haftasonu kaçamağı olarak deniz-kum-güneş istiyorum, fiyatlar da uygun olsun diyenler için en uygun seçenek Çınarcık.

Haftasonu kaçamağı denilince aklıma gelen ve gitmekten her zaman keyif aldığım yerlerden biri de Cunda. Benim için en çekici özelliği, eski Rum ve Ege kültürünün hala adada yaşatılıyor olması. Eskinin ruhunu, yeninin heyecanını bir arada bulunduran Cunda, yılın her vakti çok güzel.

Yaz aylarında bakir plajlarda deniz keyfi yapabileceğiniz gibi, kışın da şömineli odaları bulunan otellerde içinizi ısıtabilirsiniz. Doğal güzellikler konusunda oldukça zengin olan adada, yürüyüş de yapabilirsiniz, bisiklete de binebilirsiniz.

Gastronomik olarak da taze deniz ürünleri, yerel şaraplar, sıvı altın zeytinyağını denemeden dönmeyin derim.

Bana bir ada yetmez, iki ada isterim diyorsanız Yunanistan’ın Midilli adasına da yakın mesafede bulunan Cunda’dan feribotla günübirlik geziler yapabilirsiniz.